Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ankara Tevfik İleri Anadolu İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu’nda düzenlenen Model Birleşmiş Milletler (MBM) Toplantısı’nın açılış programına katıldı.
Uluslararası Müslüman Topluluklarla Dayanışma Vakfı (MÜSDAV) bünyesindeki MÜSDAV Genç ile Tevfik İleri Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin iş birliğiyle düzenlenen programda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Model Birleşmiş Milletler etkinliğinin, gençlerin teoride ve pratikte neler yapabileceğini göstermesi açısından değerli bir çalışma olarak gördüğünü ifade etti.
“Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, gençleri her zaman destekliyoruz”
Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, düşünen, araştıran, üreten ve küresel meselelerinin farkında olan gençlere her zaman destek olmaya devam edeceklerini vurguladı.
MÜSDAV’ın, imam hatip öğrencilerine yönelik faaliyetlerinin bulunduğunu kaydeden Erbaş, gençler için yeni ufuklar açacak olan Model Birleşmiş Milletler programıyla da İngilizce öğrenen imam hatipli gençlerin oluşturduğu komitelerin dünya meselelerine dair ortaya koyacakları vizyona tanıklık edeceklerini söyledi.
“Bu düzenin adı, salah ve adalet düzeni olamaz”
Küresel ölçekte meydana gelen olayların, savaş, katliam ve inançlara saygısızlığın insani ve ahlaki değerlerin örselenmesine sebep olduğunu söyleyen Erbaş, “Dünyayı saran adaletsizlikler karşısında barışı ve huzuru sağlamak üzere kurulduğu söylenen uluslararası teşkilatlar; Birleşmiş Milletler, Uluslararası Adalet Divanı, Avrupa Birliği, NATO… Bütün bunlar, maalesef yaşanan zulümlere seyirci kalarak haksızlık ve adaletsizliğin küreselleşmesine sebep olmaktadır. Üye devletlerin varlığının ve fikirlerinin giderek değersizleştiği, beş üye ülkeden birinin bile yeri geldiğinde ortaya koyduğu tercihle insanlık vicdanını sızlatmakta sakınca görmediği bu düzenin adı, salah ve adalet düzeni olamaz.” değerlendirmesinde bulundu.
Bugün dünyanın gözü önünde soykırıma uğrayan Filistin halkının durumunun ve İslam coğrafyasında yaşananların, Birleşmiş Milletler’in etkinliği ile ilgili önemli ölçüde fikir verecek boyutta olduğuna işaret eden Erbaş; zalim işgalci siyonistlerin, Filistin’de, Gazze’de masum sivilleri, bebekleri, kadınları, gözlerini kırpmadan katlettiğini kaydederek sözde medeni dünyanın bu zulüm karşısındaki tutumuna dikkati çekti.
“BM, kuruluş amacına yönelik hedeflerinin çok gerisinde kalmıştır”
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş
Erbaş, “Hani dünyada birlikte yaşama tecrübesini ortaya koyacaktı sözde medeni ülkeler? Nerede? Çok eski değil, 1995 yılında Avrupa’nın tam ortasında, Bosna Hersek’te, Srebrenitsa’da 5 günde 8 bin kişiyi öldürdüler. İnsan hakları örgütleri işte bunlara hep gözleri kör, kulakları sağır ve ağızları da dilsiz oldu. Hiçbir şey yapmadılar.” dedi.
Ülkeler arasında dostane ilişkiler kurmak ve uluslararası ekonomik ve sosyal iş birliğini sağlamak üzere kurulan Birleşmiş Milletlerin (BM) kuruluş amacına yönelik hedeflerinin çok gerisinde kaldığına vurgu yapan Başkan Erbaş, “Özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyelerinin sadece kendi çıkarlarını gözeten tutumları, insanlığın geleceğine ilişkin kaygıları daha da artıracaktır. Bugün her platformda BM’ye katkıda bulunma arzusunda olan bir Türkiye var. Türkiye, küresel ölçekte şahit olduğumuz problemler karşısında insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi temel ilke ve değerlerin güçlendirilmesine yönelik çabalarını ve bu husustaki kararlığını her fırsatta dile getirmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
“Peygamber Efendimizin bir arada huzur içinde yaşama vizyonuna insanlığın ihtiyacı var”
Her konuda Müslümanların örneği olan Hz. Peygamberin, gençlik döneminde Hilfü’l-fudûl isimli barış teşkilatına delege olarak katıldığını hatırlatan Erbaş, “Bu teşkilat, bir ticaret şehri olan Mekke’ye başka diyarlardan gelen ve orada çeşitli haksızlıklara maruz kalanların haklarını güvence altına almak üzere kurulan bir yapıydı. Bu teşkilat, yerli olsun yabancı olsun kimsesiz birine zulüm yapıldığında zalimden hakkını geri alıncaya kadar mazluma yardım edilmesi esası üzerine kurulmuştu. İşte sizler de bugün burada, ülkemizin farklı yerlerinden gelen imam hatip gençliği olarak, nerede bir mazlum varsa, nerede bir haksızlığa uğrayan varsa, onun yanında durmanın, zulme rıza göstermemenin örnekliğini sergiliyorsunuz.” şeklinde konuştu.
“Medine Sözleşmesi”nin, Medine’deki farklı dini, siyasi ve etnik grupların katılımıyla hazırlanan, Hz. Peygamber’in devlet başkanlığında birlikte yaşama hukukunu tesis eden bir anlaşma olduğunu anlatan Erbaş, “Bu anlaşma da tıpkı Hilfü’l-fudûl isimli barış teşkilatı gibi bugünün dünyasına örnek olacak, çok önemli bir referanstır. Tüm insanlığın bundan istifade etmesi lazım. Peygamber Efendimiz’in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) bundan asırlar önce ortaya koyduğu hukuk ve ahlak zemininde bir arada huzur içinde yaşama vizyonuna bugün insanlığın dünden daha fazla ihtiyacı var.” dedi.
“Sizler, asırlarca bütün insanlığın barış ve huzurunu temin etmiş bir medeniyetin çocuklarısınız”
Öğrencilerin düzenlediği “İlerimun Model Birleşmiş Milletler Toplantısı”nın program içeriğinde, temel haklardan silahsızlanmaya, insan haklarından çevre konularına, güvenlikten siyasi birliğe ve zulme karşı adaletin tesisine dair komitelerin olduğunu belirten Erbaş, şunları söyledi:
“Tüm bunlar, Peygamber Efendimiz’in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) bizlere öğrettiği değerlerdir. Bunu bütün dünyaya anlatmalıyız. Çünkü dünya bunları bilmiyor. İnsanlar, Peygamber Efendimiz’in bu özelliklerinden maalesef yeterince haberdar değil. O nedenle sizlere çok büyük görevler düşüyor. Burada bu komitelerde konuşacağınız hususları ve neticede ortaya koyacağınız deklarasyonu en güçlü şekilde tanıtmalısınız. İslam’ın insanı yücelten hakikatlerini, dünya barışının ve adaletin teminatı olan ilke ve değerlerini insanlığa yeniden teklif etmelisiniz. Dünyanın buna, sizin gayretlerinize ihtiyacı var. Çünkü sizler, asırlarca bütün insanlığın barış ve huzurunu temin etmiş bir medeniyetin çocuklarısınız.”
“İslam’ın insanlığa hayat veren hakikatlerini insanlığa ulaştıracak ve geleceğe taşıyacak sizlersiniz”
Erbaş, insanlığın maruz kaldığı sıkıntı ve sorunların gençlerin azim ve gayretleriyle aşılabileceğine işaret ederek, şunları kaydetti:
“İslam’ın insanlığa hayat veren hakikatlerini insanlığa ulaştıracak ve geleceğe taşıyacak sizlersiniz. Sizler ne kadar donanımlı, ne kadar bilgili olursanız o kadar güçlü olacaksınız. Sizlerin niyet ve gayretiyle gelecek daha güzel olacak inşallah. Bu sebeple sizler, uluslararası karar mekanizmalarının işleyişi hususunda kendinizi mutlaka geliştirmelisiniz. Toplumsal farkındalığınızı güçlendirmeli ve daima diri tutmalısınız. Küresel sorunlara karşı çözüm odaklı bir yaklaşım benimseyerek kendinizi en iyi şekilde yarınlara hazırlamalısınız. Daha adil, daha güzel ve daha müreffeh bir dünyanın inşası için var gücünüzle çalışmalısınız.”
Etkinliğin hayırlara vesile olmasını dileyen Erbaş, programın yapımında emeği geçenlere teşekkür etti. (İLKHA)