FİLİSTİNLİ KÂRDA, SEYREDEN DARDA…

Gazze'de büyük bir vahşet yaşanıyor tüm dünyanın gözleri önünde. İsrail terör devleti 49 gün boyunca orantısız güç kullanarak Gazze şeridindeki müslümanların üzerine bomba yağdırarak soykırım yaptı, savaş suçu işledi.

Nitekim 4 günlük bir ara verildi derken, daha ateşkesin ilk saatlerinde güneye göç ettirilmeye çalışan Gazzeliler kuzeyde bıraktıkları evlerine bakmaya geldiklerinde yine bir vahşetle karşılaştılar. israil askerlerinin açtıkları ateş sonucunda 1 Gazzeli hayatını kaybederken, 4 kişi de yaralandı. Bu bile bir yahudiye hiçbir zaman sırt çevrilmeyeceğini, güvenilmeyeceğini gösteriyor.

 

Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) bir sahabilerine “Eğer bir yahudi ile yolculuk ederseniz mutlaka size zarar verecektir” buyurur. Bu hadise göre bir sahabenin başından geçen bir olayı anekdot olarak burada zikretmek isterim. Bir gün bu hadisi söylediğinde Peygamberin yanında olan bir sahabe, bir yahudi ile yolculuk yapmak zorunda kalmış. Hadisi bildiği için yahudiye dikkat ediyormuş. Yolculuğun sonunda ona bir zarar gelmediğini gören sahabe yahudiye olanları anlatmış ve hadisi ricayet etmiş. Hadise göre sen bana zarar verecektin, ama ben senden zarar görmedim demiş. Bunun üzerine yahudi “Ben sana zarar vermek için çok uğraştım ama fırsat bulamadım. Bu yüzden bende arkana geçip kinimden senin gölgene basıp hıncımı öylece alabildim” demiş.

 

Yahudilerin çok kindar insanlar olduğunu anlıyoruz. Zaten bebekleri bombalarla vurmalarından da bu anlaşılmıyor mu?

Nitekim Gazze’de bir uzlaşmaya varıldı.

Uzlaşma, Hamas’ın elindeki 50 İsrailli esire karşılık, İsrail cezaevlerindeki 150 Filistinlinin serbest bırakılmasını öngörüyor. Serbest kalanlar her iki taraftan kadın ve çocuklardan oluşuyor.

Takas kapsamında 10’u Taylandlı, biri Filipinli 13’ü İsrailli toplam 24 rehine Hamas tarafından serbest bırakılırken Tel Aviv yönetimi de 39 Filistinliyi hapishaneden tahliye etti.

Dört günlük süre zarfında ilk etapta 50 İsrailliye karşılık 150 Filistinli serbest bırakılacak.

İsrail’e göre, Kassam Tugayları’nın elinde 239 İsrailli esir bulunuyor.

Bir avuç Filistin’li mücahit İsrail kâfirlerinin surlarını aşarak ve ölüme meydan okuyarak, tepelerine paraşütle inerek, askeri birliklerini vurup dağıtarak ve tanklarının da esir alarak Gazze’ye döndüğünü dünya biliyor.

 

Hal böyle iken elinde son teknoloji silahların olduğu bir tarafta israil, diğer tarafta kendi imkanları ile kıt kanaat yapabildikleri roketlerle Hamas mücahidleri var. Bu bile Hamas’ın başarısı için yeterde artar. Şöyle bir baktığımızda Hamas sadece israile karşı değil tüm dünyaya karşı savaşıyor. Bunun bir başarı olmadığını söyleyenler kör ve sağır olsa gerek.

 

Allah’ın vaadi yakındır. Bir avuç yetim, 2 milyar nüfuslu müslümanın namusunu kurtaracak. Başaracaklar Allah’ın izni ile… Çünkü;

 

Dünyada nüfus oranına göre, en çok kitap okuyan GAZZEDİR.

Dünyada en çok hafız yetiştiren GAZZEDİR.

Dünyada tarihini unutmayan kinini en diri tutan şehir GAZZEDİR

9-10 yaşına gelen bir çocuk Kuran’ı Kerim hafızı olur.

HAMAS’ın askeri kanadı olan İZZETTİN EL KASSAM TUGAYLARI’na katılmanın ilk şartı KUR-AN-I KERİM HAFIZI olmaktır.

Hafız olmayanların eline silah vermiyorlar.

Kaza namazı olanları cepheye göndermiyorlar.

Cephe gerisinde savaştırıyorlar.

Siz bu ordunun yenileceğini mi sanıyorsunuz ?

Şehadet aşkıyla yanıp tutuşuyorlar.

Ölüme gitmeyi, düğüne gider gibi sayıyorlar.

İ.T.Ö. yaşamayı severken, HAMAS ölümü, şehadeti seviyor.

HAMAS, yenilmez. Ölür şehit olur ama asla yenilmez!

Siz kendinize ağlayın, kendi imtihanınızı tam veriyor musunuz diye ağlayın.

Senin namusun olan MESCİDİ AKSA yı koruyan müminlere MADDİ OLARAK sahip çıkmadığına ağla.

Kendi çocukların bilmem kaç yaşına gelmiş, KUR-AN-I KERİM okumasını bilmiyor, sen buna ağla.

Evinde hiç KUR-AN-I KERİM okunmuyor, buna ağla.

Hiç namaz kılınmıyor, buna ağla.

Çocukların kimin peşinden gidiyor, kimi örnek alıyor, siyonistlerin kültürel savaşında katlediliyor, bunu gör ve buna ağla.

5 yaşında, bombaların altında olan çocuk babasının yanına geliyor ve diyor ki;

Baba, hafız olmadan ölmek istemiyorum.

Keşke daha önce hafız olsaydım, öldüğümde hafız olarak Allahın huzuruna çıksaydım.

Çocuktaki derde bak, bir de bizdeki bizim çocuklarımızda ki dertlere bak…

Yine diyorum,

TÜM DÜNYA BİR ARAYA GELSE DE HAMAS YENİLMEZ, çünkü iki türlü de olsa, onlar için tek yol zafer!

ALLAH YARDIMCILARI OLSUN.

Exit mobile version