Ziraat Mühendisi Çakmak: Mevsimsel değişimler, tarımda verim ve kalite kaybına neden oluyor

Uzmanlar, kış aylarında mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıkları nedeniyle ağaç ve bitkilerin erken çiçek açmasının, tarımda verim ve kalite kaybına neden olduğunu, ayrıca biyoçeşitlilik üzerinde de risk oluşturduğunu belirtti.

İklim değişikliği nedeniyle hava sıcaklıklarının kış aylarında mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi ve yeterli yağış düşmemesi, ağaç ve bitki topluluklarının yaşam döngülerinde değişimlere yol açıyor.

Türkiye’de önceki yıllara kıyasla daha sıcak geçen mart ayında “yalancı bahar”a kanarak erken çiçek açan ağaçlar ve bitkiler, sıcaklıkların düşmesi ve bazı bölgelerde kar yağışı nedeniyle zorlu kış şartlarından zarar görüyor. Bu durum ağaçların meyve rekoltesinde düşüşe, biyoçeşitlilikte ise hasara yol açıyor.

Konuyla ilgili İLKHA muhabirine konuşan Bursa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Fevzi Çakmak, mart ayının sıcak gitmesiyle oluşabilecek bahar donlarının ciddi anlamda risk teşkil ettiğini belirtti.

“Oluşabilecek bahar donları ciddi anlamda risk teşkil ediyor”

Bursa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Fevzi Çakmak

İlkbaharın son donlarının nisan ayının sonuna kadar görülebilme riskinin olduğunu söyleyen Çakmak, “Mart ayının sıcak gitmesiyle beraber özellikle badem, şeftali, erik ve kayısı gibi erken çiçeklenen ağaçların çiçeklenmesini kısa sürede tamamlayan ürünler, bu dönemde sıcakla beraber çiçeklenmeye başladı. Bu süreç sonunda oluşabilecek bahar donları ciddi anlamda risk teşkil ediyor. Bitkilerde ciddi anlamda verim kayıpları ve ürün alamama sebebi olabilmektedir. Bir takım önlemler almak gerekiyor. Özellikle tarım il ilçe müdürlükleri don uyarıları olduğu zaman gerekli tedbirleri almak gerekiyor.” dedi.

“Kuraklık olacakmış gibi önlemleri almak gerekir”

Özellikle elma ve armut gibi bitkilerde biraz daha riskin az olduğunu belirten Çakmak, “Çünkü bu bitkiler daha geç uyanan ve uzun süre çiçeklenmesi devam eden bitkilerdir. Diğer bitkilerde meyvecilikte ciddi anlamda risk olabiliyor. İklim değişikliğiyle beraber ne zaman kuraklık olacak ve ne zaman çok yağış alacak öngörü yapmak çok zordur. Kuraklık olacakmış gibi önlemleri alıp gerekli olan sulama sistemlerini modernize edip kayıp-kaçak oranlarını en aza indirerek mevcut olan sularımızı idareli ve tasarruflu kullanmamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.

“Budama yaparken hava sirkülasyonu olabilecek şekilde budama yapmak önemlidir”

Özellikle don riski olan bölgelerde mümkün olduğunca taban arazilerde ve ovalarda meyvecilik tarımında riskli olan tarımdan uzak durulması gerektiğini söyleyen Çakmak, “Eğilimli arazilerde ürünlerin dikilmesi gerekiyor. Budama ve şekil verirken taç bölgesini yerden yukarıya doğru yapmak önemlidir. Budama yaparken hava sirkülasyonu olabilecek şekilde budama yapmak ve dikim sırasında da hava akışını kesmeyecek şekilde dikimleri yapmak önemlidir. Don olayı gerçekleşmeden önce haber alır almaz alınması gereken bir takım önlemler var.” diye belirtti.

“Don olayı uyarısı verildiği anda tedbirleri almak önemlidir”

Çakmak, “Özellikle sisleme, ateş yakma ve yağmurlama-sulama sistemini açarak don olayının zararlarını minimize edebiliriz. Erken uyarı sistemlerini takip etmek gerekir. Don olayı uyarısı verildiği anda tedbirleri almak önemlidir. Tedbirler kayıpları minimize eder diye düşünüyoruz. Çiftçiler havalara aldanmasınlar çok dikkat etsinler. Özellikle Bursa yöresinde ilkbahar son donları riski var. Meteorolojiyi takip etsinler. Risk olduğu zaman yağmurlama, sisleme, ateş yakma gibi tedbirlerle en azından zararlarını en aşağıya indirme şansları olabilecektir.” diye konuştu. (İLKHA)

Exit mobile version